ÇİFTÇİLERİMİZ, BÜTÜN ZOR ŞARTLARA RAĞMEN ÜRETİMDEN KOPMUYOR
Kütahya Ziraat Odası Başkanı Ömer Demirtaş
ÇİFTÇİLERİMİZ, BÜTÜN ZOR ŞARTLARA RAĞMEN ÜRETİMDEN KOPMUYOR
Kütahya Ziraat Odası Başkanı Ömer Demirtaş başkanlığında Kütahya İlçe Ziraat Odaları Başkanları bir araya gelerek 2022 yılından beklentilerini açıkladılar. Kütahya İl ve İlçe Ziraat Odaları Başkanları 2021 yılının da değerlendirilmesinin yapıldığı toplantıda, Kütahya Ziraat Odası Başkanı Ömer Demirtaş açıklamalarda bulundu. “Demirtaş “Çiftçilerimiz, bütün zor şartlara rağmen üretimden kopmuyor. Bu büyük bir şanstır. Çözülmesi gereken sorunlarımız var. Bu sorunlar için çiftçilerimiz, Ziraat Odası Başkanları olarak bizler ve Genel Merkezimiz TZOB üzerimize düşeni yapmaktayız. Bu zor şartlardan el ele vererek Devletimizle birlikte çıkacağız” dedi.
Kütahya Ziraat Odası Başkanı Ömer Demirtaş başkanlığında Kütahya İlçe Ziraat Odaları Başkanları, bir araya gelerek 2022 yılından beklentilerini açıkladılar. Çiftçinin desteklerinin artırılması ve gençlerin tarımsal faaliyetlerden uzak kalmaması açısından genç çiftçilerin önünün açılması gerektiği vurgulandı. Kütahya Ziraat Odası Başkanı Ömer Demirtaş toplantıda yaptığı konuşmasında şu ifadelere yer verdi. “2021 yılının ülkemizde neredeyse tüm sektörler için oldukça zor geçen ve olumsuz sonuçlarla karşılaştığımız bir yıl oldu. Tarım sektörü de bu zorluk ve olumsuzluklardan etkilendi. Gerek 2020 yılında başlayan pandeminin devam etmesi, gerekse kuraklık, hem tarım ürünleri arzında daralmaya hem de fiyatlarda istikrarsızlığa yol açtı. Diğer taraftan, 2021 yılında döviz kurundaki anormal artışlar, tarımsal girdi fiyatlarındaki küresel ve ülkesel dalgalanmalar sonucu sorunlarımız daha da arttı” dedi.
TARIMSAL GİRDİLERDE YAPILAN ZAMLARA KARŞIN DESTEKLER YETERSİZ KALDI
2021 yılında yaşadıklarımız tarımsal üretimin ne kadar önemli olduğunu ve asla ihmal edilemeyecek bir sektör olduğunu bize somut delilleriyle gösterdi. Gıda ürünlerinde görülen yüksek fiyatlar ve bazı ürünlere erişimdeki sorunlar, yediden yetmişe toplumun her kesimine tarımın milli güvenliğimizin en önemli bileşenlerinden biri olduğunu açıkça gösterdi. 2020-2021 üretim sezonunda yaşanan kuraklık, sel vb. afetler, ürünlerimizde verim kayıplarına neden oldu. 2021 yılı bütçesinde tarım sektöründe, tarımsal destekler için bir önceki yıla göre daha fazla pay ayrıldı. Her ne kadar destek bütçesinde artış yapılmış olsa da, girdi fiyatlarında, örneğin gübre ve mazotta görülen artışlar dikkate alındığında belirlenen bu rakamın yetersiz olduğu görülüyor. Tarımsal girdilerde yapılan zamlara karşın destekler yetersiz kaldı.
ÇİFTÇİMİZİ TOPRAĞA ISINDIRMALIYIZ, KORKULARINI BERTARAF ETMELİYİZ
Devletimiz, mücbir sebeplerde kuraklık, sel vb. afetlerde gerekli desteği sağlamaktadır. Bu desteklerin çiftçilerimize ivedilikle ulaştırılması, çiftçilerimizin hem morali olacak hem de üretime devam etmesini sağlayacaktır. Çiftçilerimiz gübre, mazot, sertifikalı tohum, elektrik ve ilaç kullanmaktan korkuyorsa ve kaçıyorsa üretmekte ciddi bir sorun var demektir. Çiftçimizi toprağa ısındırmalıyız, korkularını bertaraf etmeliyiz. Gıda zincirinin ilk halkası olan tohum, biyolojik ve kültürel çeşitliliğin ise temelini oluşturuyor. Dünyada ve ülkemizde ekim alanları giderek daraldığından, üretimi arttırmanın tek yolu verimliliği artırmaktır. Bu nedenledir ki tohum üretiminin artırılması ve tohum ihtiyacımızın yurt içinden karşılanması önem arz etmektedir. Kuraklık riski olan bölgelerde kuraklığa dayanıklı tohum çeşitlerinin daha da geliştirilip çiftçiye ulaştırılması sağlanmalıdır. Aksi halde üretime büyük darbe vuracaktır.
BU YILDA CİDDİ BİR KURAKLIK YAŞAYABİLİRİZ
Hem tarımda verimliliği artıracağız diyoruz, hem de verimlilik için çok önemli olan suyun fiyatını artırarak toprakla buluşmasını önlüyoruz. Yeraltı suyu kullanım ücreti yeniden değerlendirilmelidir. Bölgelerdeki ürünlerin ekiliş sayısı da göz önüne alınarak bu değerlendirmenin yapılması önemlidir. 2021-2022 sezonu itibariyle ülkemizin aldığı yağışların yeterli olmadığı, barajlarımızın doluluk oranlarının halen kritik seviyelerde olduğu ve yeraltı sularının azaldığı gerçeği de açıkça görülüyor. Doğal olarak bu durum bize kuraklık riskinin halen devam ettiğini gösteriyor. Bu yılda ciddi bir kuraklık yaşayabiliriz.
GENÇ ÇİFTÇİLERE YÖNELİK EK TEŞVİK VE DESTEKLER GETİRİLMELİDİR
Ziraat Odası Başkanı Ömer Demirtaş 2022 yılından beklentilerini de açıkladığı toplantıda şu ifadelere yer verdi. Ülkemizde girdi fiyatları üreticilerin alım gücünün çok üstündedir. Girdi fiyatları makul seviyelere çekilmeli veya girdi destekleri üreticinin alım gücü göz önüne alınarak artırılmalıdır. Ülkemizde destekler çiftçilerimizin masraflarının en fazla olduğu ekim dönemine göre verilirse daha faydalı olacaktır. Gençleri tarımda tutabilmek için genç çiftçilere yönelik ek teşvik ve destekler getirilmelidir. Üretimde verim ve kalitenin artırılması için sertifikalı tohum ve fide kullanımına verilen destekler artırılmalı, tohumda AR-GE çalışmalarına hız verilmeli, dışa bağımlılık azaltılmalıdır.
ET VE SÜT KURUMU GÜÇLENDİRİLMELİ
İlimizde toplulaştırma önem arz etmektedir. Toplulaştırma çalışmalarına hız verilmesi, İlimiz tarımını olumlu yönde etkileyecektir. İklim değişikliğinin etkisini azaltmak ve su gibi önemli bir metada sürdürülebilirliği sağlamak amacıyla, İlimizde yapılan barajların verimli kullanılması sağlanmalıdır. Uygun yerlere yapılacak baraj ve göletler ile sulama alanlarının genişletilmesi, üretimi artıracaktır. Hayvancılığın geliştirilmesi için meralar korunmalı ve ıslah çalışmalarına hız verilmelidir. Yem sanayi piyasası kontrol edilmeli, kalite ve fiyat yönünden veriler toparlanmalı, piyasaya gerektiğinde müdahale edecek mekanizmalar hayata geçirilmelidir. Et ve Süt Kurumu güçlendirilmeli, piyasayı düzenlemeye yönelik görevlerini yerine getirmesi için gerekli kaynaklar sağlanmalıdır.
TMO ÇİFTÇİ ÜRÜN ALIMLARINDA, ÜRÜN SATIŞLARINDA PİYASADA DENGEYİ SAĞLAMALIDIR
Tarımsal yayım ve danışmanlık hizmetinin kesintisiz sürdürülebilmesi gerekmektedir. Tarımsal yayım ve danışmanlık desteği artırılmalıdır. Kadın ve genç çiftçilere pozitif ayrımcılık yapılmalı, Pozitif ayrımcılığı hak eden kadın çiftçilerimizin sosyal güvenlik sistemine katılımının desteklenmesi için, gençlerimizi ve kadın çiftçilerimizi tarımda tutmak için teşvik edici önlemler alınmalıdır. Sonuç olarak; Ülkemiz tarımının önemli sorunları olmakla birlikte çok da büyük bir potansiyeli bulunmaktadır. Çiftçilerimiz, bütün zor şartlara rağmen üretimden kopmuyor. Bu büyük bir şanstır. Çözülmesi gereken sorunlarımız var. Bu sorunlar için çiftçilerimiz, Ziraat Odası Başkanları olarak bizler ve Genel Merkezimiz TZOB üzerimize düşeni yapmaktayız. Bu zor şartlardan el ele vererek Devletimizle birlikte çıkacağız. Bu çalışmalar için Tarım Bakanlığımız ve TZOB arasında bir komisyon oluşturulup, güncel fiyatlara göre desteklemelerin değerlendirilmesi ve girdi fiyat artışları için önlem alınmasını temenni ediyoruz. Bu sorunlar çözülür ve yeterli destek verilirse çiftçilerimiz üretimden kopmaz ve üretimde sıkıntı yaşamayız. Tüm halkımıza, çiftçilerimize doğal afetlerden uzak, bereketli, sorunsuz bir yıl temenni ediyoruz.